Journal Name:
- İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Komisyon Birlik hukukunun çevreyi koruyan hükümlerini ihlal eden
davranısları cezalandırmak üzere ceza hukukunun kullanılması gerektigini
ifade etmektedir. Komisyon, sadece ceza hukukunun kullanılmasıyla eksik
uygulamaların giderilebilecegine inanmaktadır. Bu makalede, yazar, ceza hukukuna
dair bu sorumlulugun etkisiz ve hatta aksi sonuç dogurabilecegini
düsünmektedir. Avrupa yasalarının uygulanmasına dair geleneksel model hala,
Avrupa ceza hukukunun normları olusturdugunu ve fakat üye devletlerin de
uygulama tekniklerini seçmede özgür kaldıgı üzerine sekillenmektedir. Avrupa
yasaları ve yargısal kararları, bu duruma karsılık, uygulama eksikligiyle bas
edebilmek için etkili yöntemleri kullanarak degisik sekillerde hareket etti. Buna
ragmen, esas düsünce hiçbir zaman uygulama eksikliginin, üye devletleri belli
bir yaptırım yöntemi için zorlamak ile giderilebilecegi yönünde olmamıstır.
Böyle bir düsünce üye devletleri dogru uygulama yöntemini seçmede özgür
bırakan geleneksel modeli yıkardı ve bu da bir Avrupa uygulaması olmazdı.
Ayrıca Avrupa ceza hukukunun uygulamasının düzeltilmesi için ceza hukukunun
gerekli oldugu argümanının ise, Avrupa hukukunun gelistirdigi ve üye
devletleri bunlara uyum için zorladıgı baskaca araçların göz ardı edecegi söylenebilir.
Yazar, Komisyonun en azından 2001 yılında sundugu Yönerge’de, çevre
ceza hukukuna yapılan Avrupa müdahalesinin dogru teorik kaynagına iliskin
önemli soruyu ihmal ettigini düsünmektedir. Bu katkı Avrupa çevre ceza hukuku
için resmi bir kurumsal-yasal temel saglama amacında degildir, bunun
yerine böyle bir Avrupa çevre hukukunun her durumda gerekligi olup olmadıgını
tartısmaktadır. Asıl odak noktası çogunlukla 2001 yılında sunulan Yönerge’dir.
Eger Avrupa Adalet Divanı Konseyin yetkisinin zayıflıgına iliskin argümanları
benimseseydi, biz de bir gün Komisyonun 2001’de baslattıgı hareketin
devam edecegini düsünebilirdik.
FULL TEXT (PDF):
- 2
333-354