You are here

İslamofobi Üzerine Söyleşi

Journal Name:

Publication Year:

Abstract (Original Language): 
M. Kirman: İslamofobi iki ayrı kavramdan oluşmaktadır: İslam ve fobi. İslam barış anlamına gelen "silm" kökünden türetilmiş bir kelime olmakla birlikte kavram olarak 610 yılında Hz. Muhammed'e gönderilmiş dinin adıdır. Aslında Hz. Adem'den Hz. Muhammed'e kadar bütün peygamberlere gönderilmiş dinlerin ortak adı olarak da ifade edilebilir. Fobi (phobia) ise köken itibariyle Grekçe bir kelime olup, Yunan mitolojisinde "dehşet tanrısı" olan Phobos'tan geldiği bilinmektedir. Şu halde İslamofobi kelime olarak "İslam korkusu" anlamına gelmektedir. Ancak kavram olarak ise, en genel anlamda, Batı dünyasında görülen İslam ve Müslümanlara karşı duyulan "irrasyonel" bir korku ve fobi olarak tanımlanabilir. Burada irrasyonel kelimesinin altını kalın bir çizgiyle çizmek gerekir. Zira korku, normal şartlarda akıl ve mantıkla anlaşılamayan öznellik içermektedir. Hatta öyle ki bu korku, İslam'dan ve Müslümanlardan korkma, ürkme, çekinme ve hoşlanmama şeklinde iken, zamanla evrilerek somutlaşma sürecine girmiş; irrasyonel bir korkudan, fobiden kaynaklanan çeşitli söylem, tutum ve tavırlar bütününden oluşan bir olguya dönüşmüştür. İslamofobi, artık, bir yazımda da ifade ettiğim gibi, İslam korkusuna dayalı Müslüman karşıtlığını, ayrımcılığını ve düşmanlığını ifade eden bir kavrama dönüşmüştür. Şu halde artık İslamofobinin adının doğru konması gerekmektedir. İslamofobi olgusunu daha doğru tanımlamak için "İslam korkusu" yerine "anti-İslamizm", yani "İslam karşıtlığı" veya daha açığı "İslam düşmanlığı" demek gerekmektedir. Zira İslamofobik tutum ve davranışlar sergilenmesinin görünür sebebi olarak İslam fundamentalizmi veya radikal İslamcı akımlar gösterilse de, asıl amacının İslam'ın bizzat kendisi olduğu açıktır1. Bu son ifademizde yanlış anlamaya meydan vermemek adına hemen belirtilmesi gereken bir husus, İslam'ı bir din olarak kabul etmenin ötesinde siyasi bir ideoloji olarak anlayan söz konusu radikal ve fundamentalist hareketleri tecviz ettiğimiz anlamı çıkarılmamalıdır.
197
202