Pregnancy in adolescents, risks and problems
Journal Name:
- Türkiye Aile Hekimliği Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Adolescence is a period characterized by somatic, endocrinologic and psychological development and differentiation. These
develop¬ments culminate in menarch and, thus, make adolescent girls gain¬ing reproductive potential, vulnerable to gestational complication. Compared with pregnant adults, pregnant adolescents have a high¬er risk of anemia, preterm birth, postpartum infections giving birth to low birth weight infants and infant mortality. In contrast, preg¬nant adolescents seemingly have a lower risks for needing Caesarean section, augmentation of labour, and cephalopelvic dis¬proportion. Whether increased risk of gestational complications result from socio-demographic factors paving the way for adoles¬cent pregnancy or biological factors associated with adolescence or a combination of these factors are yet to be determined. It is possi¬ble to decrease maternal- fetal morbidity and mortality by the implementation of appropriate antenatal care. In addition, antenatal care can provide early recognition of these complications and also make it possible to refer these patients to appropriate centers. Because of this, it is of utmost importance to motivate pregnant adolescents along with their families to receive appropriate antenatal care.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Adölesan dönem somatik, endokrinolojik ve psikolojik gelişim ve dönüşüm ile karakterizedir. Tüm bu dönüşümlerin sonucunda me-narşla beraber doğurganlık kazanan adölesan birey gebelik ve ilişkili tüm komplikasyonlar açısından risk altındadır. Adölesan gebeler anemi, erken doğum, düşük doğum ağırlıklı bebek, perinatal mortalite, postpartum enfeksiyon gibi komplikasyonlar açısından erişkin gebelere göre daha fazla risk altındadır. Buna karşın sezer-yan, baş pelvis uygunsuzluğu, doğum indüksiyonu gereksinimi adölesan gebelerde daha az görülmektedir. Artmış riskin adölesan gebeliğe yol açan sosyo- demografik faktörlerin mi, adölesan ol¬maya bağlı biyolojik etmenlerin mi yoksa her iki faktörün bileşimi sonucu mu olduğu tartışmalıdır. Uygun antenatal bakım ile bahsi geçen risklerin bir bölümü engellenebilmekte ya da erken dönem¬de tanınıp ikincil tedavi yaklaşımlarının uygulanabileceği merkez¬lere yönlendirilmek sureti ile maternal- fetal morbidite azaltılabil-mektedir. Bu nedenle adölesan gebelerin uygun antenatal bakımı almaları yönünde aile bireylerini de içerecek şekilde motive edil¬meleri son derece önemlidir.
FULL TEXT (PDF):
- 1
31-34