You are here

SARTRE'DA ÖZGÜRLÜK

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (Original Language): 
«Saint-Lazare istasyonunda 131. hattında dün bir adam ezildi. Adam 29 yaşındaydı. Kaiabalığın arasında yürürken, birden kendini trenin altına attı; o anda öldü. Adam 5 aydır işsiz geziyordu. Fabrikada ve işyerlerinde iş talepleri geri çevrilmişti. O sabah saat 7'de herkesin işe gitmeye hazırlandığı bir saatte, Saint-Lazare metrosuna gitti. O özgürdü; bir parka gidip çiçekleri seyredebilir ya da bir müzeye gidebilirdi. Einstein'in fiziğini de düşünmekte özgürdü. O anda metronun rayları ile gaz musluğu arasında seçim yapmak konusunda kendini özgür hissediyordu. Sabahın 7'si, özgür insanın günü başladı. 131. hatta bir adam ezildi. Bernard, özgür insanlar arasından özgür bir adam; bu özgürlüğün altında ezildi.». Yukarıdaki metinde, işsiz adam, işe veya iabrikaya giden kimselere nazaran özgürdü, çünkü saatle bağlı değildi. Buna karşılık sefaletin esiriydi. O iş aramakta özgür, iş sahipleri de onu işe almamakta özgürdürler. Bernard istediği gibi düşünmekte, istediği yere gitmekte serbestti. Fakat bu boş ve ikiyüzlü özgürlük ona ne kazandırmaktaydı? Özgürlük nedir, mânâsı nedir? Bu sorunun cevabı yüzyıllardır aranmaktadır. Özgürlük sözcüğü çok geniş kapsamlı bir sözcüktür. Özgürlüğün değişik tanımları verilebilir: Özgürlük insanın istediğini yapabilmesidir, özgürlük seçim yapabilmektir, özgürlük iç ya da dış etkenlerden etkilenmeden hareket edebilmedir... Özgürlüğü tanımlamak için filozoflar değişik tanımlar vermişler ve bunu bir nedene bağlı olarak açıklamaya çalışmışlardır.
515-540