USURY EXEGESIS OF GERMAN REFORMISTS
Journal Name:
- Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
The German Reformation was caused to the outbreak of the modern revolt against
the Hebraic and medieval catholician prohibition of usury. Because Luther asserted that
the human was free, under no obligation to observe dead Mosaic ordinances. He explained
that the Deuteronomic commantment on usury was not intented to take place of the civil law or to supplant existing secular authorities. The age of the German reformers is the time
of Deuteronomy’s crisis and demise. Luther applauded the Deuteronomic discrimination.
He insisted that God allowed the Hebrews to take usury from alien peoples not because
usury was meritorious or a part of the common law, but because He wished thus to indicate
His wrath against the Gentiles.
Melanchton’s views on the traffic in annuities are much more than those of Luther.
Melanchton’s formula implies the increasing bifurcation of human relations into distinct
spheres: one, the world of friendship and free services; the other, the world of commercial
intercourse and economic calculus. Zwingli (1484-1531) , like Luther and Melanchthon,
seems loathe to concede that a strict prohibition of usury might be inferred from Scriptures.
But in spite of this they don’t expressly depart from the ethic of brotherhood. Martin Bucer
(1491-1551) says persons may rightly claim ten per cent interest under the law. According
to him, the objections to usury depend on the Old Testament apply not to all increments on
loans, but properly to bitting usury upon usury.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Alman reform hareketi, Museviye özgü sayılan ve orta çağ Katolikliğine ait kılınan
tefecilik yasağına karşı, modern bir isyanın patlak vermesine neden oldu. Çünkü Luther,
insanın tamamen hür olduğunu, geçerliliğini kaybetmiş Musa’nın buyruklarına uyma gibi
bir mecburiyetinin bulunmadığını, ispatlayarak iddia etmişti. Tevrat’ın Tesniye
bölümündeki tefecilikle ilgili emrin, medeni hukuk içeriğini kazanmak ya da hâlen var olan
dünyevi otoriteleri devirerek yerine geçmek gibi hedefinin bulunmadığını açıklamıştır.
Alman reformistlerinin çağı, Tevrat’ın çöküş ve yok oluş zamanıdır. Luther de, Tevrat’ın
sona erişini büyük bir memnuniyetle karşılamıştır. Luther, Tanrının, tefeciliğin saygı
duyulacak bir şey olduğu için değil veya örf ile adet hukuğunun bir parçası haline geldiği
için değil; fakat Musevi olmayan halklara kendi öfke ve gazabını göstermek gayesiyle,
Museviye yabancılardan faiz almalarına izin verdiği tezini vurgulamıştır.
Melanchton’un annuity (anaparanın düzenli aylık faiz getirmesi) işlemi hakkındaki
görüşleri, Luther’in düşüncelerinden tamamıyla farklıdır. Melanchton’un çözümü, insan
ilişkilerinin birbirinden giderek ayrılan iki farklı sahada incelenmesiyle ilgilidir. Bunlardan
birincisi, arkadaşlık ve karşılıksız hizmetler dünyasıdır. Diğeri ise, karşılıklı ticari
ilişkilerin ve ekonomik hesapların dünyasıdır. Zwingli (1484-1531) tıpkı Luther ve
Melanchton gibi, kutsal metinlerin tefeciliğe çok titiz bir yasaklama getirilmiş olduğu
sonucuna nefretler içinde vardığı izlenimini uyandırır. Yine de, kardeşlik ahlâkından açıkça
ayrılmazlar. Martin Bucer (1491-1551), insanların yasaya uygun olarak yüzde on faiz
isteme hakkının olabileceğini söylemiştir. Bucer’e göre, Eski Ahde dayanarak tefeciliğe
karşı yapılan itirazların borçlanmaların tamamına uygulanamaz. Sadece faizin anaparaya
katılmasına itiraz edilebilir.
FULL TEXT (PDF):
- 1
7-28